3 Ağustos 2015 Pazartesi

PAYLAŞMAK İSTEDİĞİM ESKİ YAZILARIM


 

 

 

ADEN GULF

 

 

Sizler ile beraber olacağımız bu bölümde Denizciliğin en önemli gereksinimlerden biri olan Deniz Sigortaları, bu alandaki gelişmeler , sıkıntılar , hasarlar gibi konularda  bilgi vermeye çalışacağım.

 

Bu ayki ilk bölümde ;özellikle son iki yıldır büyük bir kabus haline dönüşen Aden körfezi ile ilgili gelişmeler , haberler ve alınması gereken tedbirlerden bahsetmek istiyorum.

 

Bölge de bilindiği üzere ;hemen hemen her ay birkaç saldırı olayı yaşanmakta. 7 Ağustos 2009 itibari  ile alıkonmuş 11 Gemi ve 182 Gemi personeli bulunmaktadır.

 

Bununla beraber; pek çok ülke yaptırım ve engelleme amaçlı olarak bir takım faaliyetlerde bulunmakta; alınan duyumlara ve yabancı kaynaklara göre;Fransa’nın :Hint okyanusun da Tuna Teknelerine birlikler yerleştirmeye başladığı, Belçika’nın: Horn of Afrika açıklarındaki ticari Gemilere Askeri birimler teklif etmekte olduğu ,U.S, Avrupa,Çin , Rusya ve Hint gibi Uluslar arası devriye Gemilerinin önemli ölçüde Somalili korsanların Ticari gemilere olan saldırılardaki başarıları azaltıkları alınan haberler arasındadır.

 

Korsanlar tarafından geçen yılki toplam temin ettikleri fidye miktarının  usd 40.000.000 civarında olduğu tesbit edilmiştir. Ayrıca geçen yıl uluslararası Donanma ‘lar tarafınan 100 den fazla korsanın yakalandığı gelen bilgiler arasındadır.

 

Ayrıca daha önce saldırılan balıkçı Gemisi “ WIN FAR 161 “ Somalili korsanların kontrolünde olduğu ve saldırılarda “ana gemi” olarak kullanıldığı rapor edilmiştir.

 

Somali Deniz Kuvvetlerinin; Somalili korsanlara mucadele edip,bölgeyi temizlemek için Somili kıyılarında , harekete geçeceğini, askerlerin korsanlar ile çarpışmak için gerekli eğitimi aldıklarını,söz konusu korsanlarının büyük gemilere ,küçük  “rifle” lar ile saldıran, Somalili gençler oldukları belirtilmiştir.

 

 Ayrıca Donanmamızın Temmuz ayında yaptığı başarı operasyonlar ile 12, Ağustos ayında ise 5 korsanı yakaladığı bildirilmiştir .

 

Bölge de tahminen 5000 den fazla korsanın faaliyet gösterdiği, ağırlıklı olarak 5 farklı Grubun rol aldığı, gelen haberler arasında ,şu ana kadar ödenmiş en düşük fidye miktarı usd 1.400.000.

 

Esas önemli bir diğer problem ise ,talep edilen fidye’nin ödenme şekli.Çünki Banka kanalı  veya   diğer bir kanaldan fidye ödemek mümkün değil,bölge’ye giriş çıkışa izin verilmediğinden,fidye’nin özel uçaklar ile gemiye atılması gerekiyor ki,bu özel hizmeti veren uçak şirketlerine ulaşmak ayrı bir problem,eğer ödenen fidye,bir diğer korsan grubun eline

 

geçerse  ki ,gruplar birbirlerinin fidyelerine de el koymaya çalıştığından bu durumda  tekrar fidye ödenmesine sebep olmakta.

 

 

Bölgede bu tecrübeyi yaşamış kişilerin anlattıklarına göre ise,halihazırda bölgedeki halkın büyük bölümün korsan olduğu yönünde..Korsanların Fidye oranlarını çok yüksek boyutta tuttukları,sonrasında yavaş yavaş düşmeye başladıkları belirtiyor.Korsanların Kullandıkları uyuşturucu için yüksek düzeyde para ya ihtiyaç olduğu,ellerindeki para bittikten sonra,uyuşturucu nun da bitmesi ile,daha düşük fidye miktarlarına razı olup,Gemileri serbest bıraktıkları, ancak bu durum oluşana kadar fidye oranlarının düşürülmediği,görüşmelerde son derece ısrarcı ve tavizsiz davrandıkları belirtiliyor. Uzlaşmanın zaman alması sebebi ile ki en erken  3 ay sonra Gemiler serbest kalabiliyor ,personel   açısından yiyecek , su ve gerekli yakıtın tükenme olasılığından dolayı,bölgeye gidecek  gemilerin en az 4 ay yetecek yiyecek ve su tedariki ile bölgeye gitmelerini tavsiye etmekte.

 

Bir diğer önemli konu;bölgede Denizin sakin olması korsanlar için en uygun saldırı    zamanı, böylece gemilere kolayca saldırmakta ve ele geçirmkteler,Gemi personeli onlar için oldukça önemli ,Çünki hiçbir korsanın büyük gemileri kontrol edebilme olasılığı yok,yani Gemileri ancak Gemi personeli kanalı ile  hareket ettirebilmekteler.Dolayısıyla gemilerin bölgeden geçerken mümkün olan en hızlı şekilde geçmeleri , UKMTO + MSC HOA ve Bölgedeki Askeri güçler ile süreki temasta olmaları gerekiyor.

 

Korsanlar ile yapılan görüşemelerin  oldukça yorucu  ve hassas olması sebebi ile ;görüşmeleri Donatan adına bu tarz uzlaşmalarda arabuluculuk yapmakta tecrübeli ve profesyonel kişi veya kurumlarca yapılması gerekmektedir.

 

Korsanların Gemilere önce ateş açıktıkları, karşılık almadıkları anda taaruza geçtikleri,ve ele geçirdikleri gemileri ,operasyonları için üst olarak kullandıkları limanlara götürdükleri,daha önce ele geçirdikleri ve sonradan el koydukları bazı gemileri,Ana gemi olarak kullandıkları,Bu gemilerin sürekli adını değiştirmek sureti ile silah temin ettikleri,söz konusu gemiyi sanki el konmuş gemi gibi,gene aynı limana getirdikleri,gemiyi tahliye ettikten sonra,fidyesi ödenmiş gemi pozisyonunda limandan çıkardıkları gelen haberler arasında.

 

Her ne kadar Müslüman Gemi personeline zarar vermeselerde, bunun bir garantisi olmadığı da son yaşan olaylarda başka bir gerçek.

 

Gemilerin bir şekilde kontrol edildiği açık ve böylece tutacakları gemiyi tesbit edip,harekete geçtikleri bir gerçek. Gemiye çıktıktan sonra Geminin durumu,yüklü veya boş olması,personel sayısı fidye tutarını belirliyor.

 

 

Bilindiği üzere ;Sigorta kapsamları Gemide silah bulunması izin vermemekte.Bununla ilgili olarak ; bölgenin yapısı sebebi ile Gemilerde bu bölge için istisna olarak ; Güvenlik amaçlı Silah bulundurulmasına izin temin etmek mümkün olmadığı gibi,uluslar arası hukuk açısından da sakınca arz etmektedir.

 

Bu durum da Geminizi silahlandırsanız bile suçlu durumda kalacağınız gibi, silahlı çatışma sebebi ile gemiye gelecek zararlar,gemi personelinin yaralanması  vb. açısından teminat dışı kalacaksınız.

 

Diğer bir önemli konu;Bölgeye giderken hem Aden gulf geçişleri için gerekli teminatların satın alınması,satın alınan teminatların  şartlarının iyi belirlenmesi ve   poliçe kapsamlarının neyi karşıladığı, “exclusion” bölümlerin çok iyi irdelenmesi, Geminin tutulması halinde Donatanın  olası tüm zarar ve ziyanını maksimum düzeyde karşılayacağı teminatları seçmek,teminatı verecek market kadar önemli.

 

Diğer bir değiş ile ;Geçişler için War & strikes teminatının yanı sıra;Fidye ,liman masrafları, uzlaşmayı yapacak kişilere yapılacak ödemeler, rehabilistasyon masraflarını karşılayacak teminatlar ile beraber, kira kaybı teminatlarının  alınması gerekmektedir.

 

Özellikle altını çizmek isterim ki Fidye ve ekleri için temin edilecek teminatın alındığı market diğer bir değiş ile plasmanın yapıldığı market çok önemli,Sigortacının bağlı olduğu ülkenin yasalarının ;herhangi bir Sigorta Poliçesinin “PIRACY” için ödenecek fidye’yi kabul etmesi gerekiyor. Bazı ülkeler de hukuk yapısı “hiçbir şart altında hiçbir sigorta poliçesi FİDYE GİBİ YASAL OLMAYAN BİR ÖDEMEYİ KABUL EDEMEZ” gibi şartlar içermekte.

 

Bu durumda Poliçe primini ödediğiniz Sigorta Poliçeniz ;söz konusu Ülkenin Kanunları çerçevesinde “fidye” sebebi ile karşılık ödememekte olabilir..

 

Dolayısıya alacağınız teminat öncelikle “fidye” ödemelerini kapsayan teminatı içermeli.Yani ihtiyaca yönelik olmalı ,sırf Donatanın beklenmedik masraf ve Zaralarını karşılayan poliçelerde,Söz konusu fidye ödemesinin yapılmadığı  yaşanan olaylarda da bilinen bir gerçek.

 

Fidye ödemelerini kapsayan Poliçelerde ; İngiliz Sigorta Hukuku çerçevesinde “ fidye karşılığı önce Donatan tarafından ödenmeli”dir.Ödeme yapıldıktan sonra ,Sigortacı fidye bedelinin Donatana ödemektedir.

 

Bu tarz poliçelerde Underwriter baştan itibaren kendi çalıştığı profesyonel ekiplerce uzalaşma çalışmalarını, Donatan adına veya beraber yürütmekte ,paranın transferinin yapılması için gerekli pozisyonu oluşturmakta,ödemenin yapıldığı bizzat kendi kontrollerinde olduğundan,ödeme yapıldıktan sonra ,fidye karşılığı olarak önden meblağ Donatana Sigortacı tarafından geri ödenmektedir.

 

Diğer yandan;her ne kadar istem dışı da olsa Geminin zorla rotasından saptırılarak,aylarca alıkonması sonucu, Geminin alıkonma süresince günlük masrafları için Müşterek Avarya ihtimalinide göz ardı etmemek gerekir.Her nekadar böyle bir durum halinde Müşterek Avarya ilanının mümkün olamayacağına dair karşıt görüşler var ise de ,sapma sonucu Geminin mevcut teminatlar kapsamı çercevesinde , rotasının değiştirilerek alıkonması sonucu Müşterek Avarya ilan edilemeyeceğine dair İngiliz Kanunları çevresinde engel bir durum bulunmamaktadır. Ancak Charter party’lere  “PIRACY””şeklinde ilave yapmak gerekmektedir.Şunu da unutmamak gerekir ki istenen fidye sadece Gemi ve personeli için değil yük için de istenmekte.

 

 

 

 

Böylece; Fidye+liman masrafları+uzlaşmacılara yapılacak ödemeler+ rehabilitasyon+kira kaybı ve bir çatışma halinde Geminin hasarlanması halindeki riskler teminat altına alınırken; Geminin alıkonduğu süre zarfındaki rotasından ayrılıp,tekrar rotasına dönene kadarki günlük

masrafları Müşterek Avarya kalemleri içersine alınarak, Donatan’ın kayıpları maksimum şekilde iyileştirilecektir.

 

Bölgeye giderken Yıllık H&M+WAR&STRIKES+P&I teminatlarının yanı sıra “Aden Gulf “ geçişleri için ek Harp Teminatı ve yukarıdaki teminatları almayı unutmayınız.

 

Korsanlardan uzak hayırlı seferler dileğiyle…..

 

Müge Pasinli Şahin

Yönetim Kurulu Başkanı

ORION DENİZ BROKERLİK HİZMETLERİ A.Ş.

ORİON SİGORTA VE REASÜRANS BROKERLİK HİZMETLERİ A.Ş.

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder